Google’da Kendi Adınızı Arıyor musunuz?

Google’da kendi adınızı en son ne zaman aradınız?

İnsan kendi adını arar mı hiç Gamze; bu ne kendini beğenmişlik. Hatta neydi kendi adını arayanlara megolaman diyenler de vardı. Sizce öyle mi gerçekten? Aslında değil.

Çoğu insan, sosyal medya hesaplarını tamamen sosyal ortamlar olarak görür, durumları gelişigüzel bir şekilde günceller. Bu güncellemelerin eğitim veya iş hayatına etkisi noktasında ise nadiren tereddüt oluşur çünkü kişi sadece kendi arkadaş çevresi ve takipçileri ile paylaştığını düşünür. Oysa dijital dünyada paylaştığımız her şey bizi takip ediyor.

İşverenler; sosyal medyanın bir adayın basit bir özgeçmiş daha çok bilgi verdiğini söylüyor. Adayı gerçekten tanımanın yolu dijital izlerden geçiyor.

Peki bıraktıklarımız iz mi yoksa kir mi? Bunu nasıl bilip kontrol edebiliriz? İşte bu noktada online itibar yönetiminizi sağlamak ve dijitalde bıraktıklarınız iz mi yoksa kir mi bunu görebilmek için belirli aralıklarla kendi adınızı Google’da aramanız gerekiyor. Bugüne kadar hiç aramadıysanız bu gönderiyi okumaya ara verip; adınızı Google’da arayıp bu gönderiye geri dönebilirsiniz. Bakalım karşınıza neler çıkacak :)

Egosurfing ve Egogoogling terimlerini belki duymuşsunuzdur. Bu terimlerde arama motorlarında kişinin kendisini aramasını temsil ediyor. Dijital dünyada yer aldıkça aslında bilgileri kontrol etmek de o kadar zorlaşıyor. Gizli bir Instagram hesabınızda yer alan bilginin bile bazen herkese açık şekilde Google’da yer aldığını görebiliyorsunuz. Ya da bir bakıyorsunuz 10 sene önceki öz geçmişiniz insanların karşısına çıkan ilk bilgi oluyor.

Tüm bunları Dijital Varlık Yönetimi adı altında kontrol etmek elimizde. Haydi gelin madde madde Dijital Varlık Yönetimi’ni nasıl yapacağımıza bakalım:

Gizli modda arayın!

Kendi adını aramaya başlamanın ilk kuralı; gizli modda aramak. Tarayıcınızda kaydedilen çerezler ve kişisel bilgiler olmadan, rastgele bir kişinin adınızı arama çubuğuna yazdığında neyle karşılaşacağını görmenizin tek yolu gizli modda aramaktır. Böylece gerçek sonuç ve sıralamaları görebilirsiniz.

Ayda 1 kez adınızı Google’da arayın!

İdeal süre ayda 1 kez olarak yer alıyor. Ayda 1 kez aradığınızda sonuçlar kontrolünüzde kalacak ve yeni bilgileri yönetmeniz daha kolay olacak. Ama diyelim ki çok göz önünde birisiniz ve hakkınızda yoğun bir içerik akışı var. O zaman hafta 1 kez arama yapmak daha verimli sonuç çıkartacaktır. Bir diğer öneri de aslında hakkınızda yoğun bir içerik akışı varsa ve manuel arama ile bunu kontrol altında tutamıyorsanız dijital dinleme hizmeti almanız yönünde. Böylece internette hakkınızdaki tüm sonuçlar taranıp size bir rapor olarak gelecek :)

Ayrıca bunun ücretsiz bir versiyonu olarak Google Alerts de kullanabilirsiniz. Anahtar kelimeleri eklediğinizde onunla ilgili yeni sonuçlarda size mail ile bildirim gönderiyor.

İlk sayfada çıkan sonuçlara dikkat edin!

Arama sonuçlarınızın ilk sayfası en kritik alan. Özellikle de ilk 5 sonuç. Neden mi? 2014 yılında Advanced Web Rankings tarafından yapılan bir araştırmaya göre, web trafiğinin neredeyse yüzde 95'i sonuçların ilk sayfasına gidiyor ve tüm tıklamaların yüzde 67'sinden fazlası ilk 5 sonuca gidiyor.

Ayrıca unutmayın; insanlar sizin hakkınızda hızlıca bilgi edinmek istedikleri için hakkınızda arama yapıyorlar. Sayfa sayfa gezmeyecekler ve ilk izlenimleri edip ayrılacaklar. Şimdi tekrar düşünün hakkınızdaki ilk 5 arama sonucu neydi?

İlk 5 sayfayı tarayın!

İnsanlar için ilk sayfa önemli diye sadece ilk sayfa sonuçlarına mı bakacağız? Hayır! Bizim için ilk 5 sayfa oldukça önemli. Araştırmacı kişilerin; ilk sayfa ile yetinmeyeceğini unutmayın. Geri kalan sayfalardaki bilgileri gözden kaçırma riskini almayın ve tüm sayfaları tarayın.

Taramalarınızda; sosyal medya hesaplarınız, arkadaşlık sitesi hesaplarınız, perakende satış istek listeleri, mesaj panosu gönderileri, blog yazıları, yorumlar, bahsedenler ve diğer web hizmeti hesaplarınızı gözden geçirin.

Öne çıkmasını istemediğiniz olumsuz sonuçlara birden fazla tıklamayın!

İnternet dünyası bu; hakkımızda birçok olumlu ve olumsuz sonuç olabiliyor. Bazılarına müdahale etme şansımız da olmuyor; özellikle sözlük vs. gibi alanlarda. Burada yapacağımız şey olumsuz sonuçlara olabildiğince az tıklamak. Çünkü ne kadar çok tıklanırsa; arama sonuçlarında o kadar çok yükselmesini sağlayacaksınız. Tıklama aldıkça Google bu sonuca ilgi gösterildiğini düşünecek çünkü. Her ay kontrol yaparken karşınıza aynı sonuç çıkıyorsa; onu artık tespit ettiğiniz için tıklamadan geçin.

Gönderi tarihine göre arayın!

Her ay düzenli arama yapıyorsanız bir yerden sonra sadece son gönderi tarihine göre arama yapıp o ay neler eklenmiş bakabilirsiniz. Gelişmiş arama araçlarını kullanarak, sizinle ilgili geçen ay, hafta veya 24 saat içinde yükselen gönderilere bakabilirsiniz.

Fotoğraf ve videolar bölümüne bakmayı unutmayın!

Sonuçları tararken özel olarak fotoğraf ve video bölümüne bakmayı unutmayın. Özellikle fotoğraf bölümünden hangi sonuçları sizin adınızla eşleştirdiği önemli olacaktır. Bazen bir profil bağlantısı nedeniyle sizinle alakası olmayan fotoğraflar yer alabilir ya da etiketlendiğiniz ama haberiniz olmayan fotoğraflar.

Adınızla beraber sizi tanımlayan unvan veya özellikleri de arayın!

Unvanlar, şirketler ya da size ait spesifik özellikler. Adınızla arama yaptıktan sonra bir de bu özellikler ile arama yapıp çıkan sonuçları değerlendirebilirsiniz. Böylece size ait spesifik biz özellik üzerinden arama yapan kişilerin karşılaştığı sonuçları da değerlendirme şansınız olacaktır.

Arama işlemi için sadece Google ile yetinmeyin!

Arama motorları arasında %69,89’luk açık ara pazar payıyla en popüler Google. Peki bu sadece Google’da arama yapacağız mı demek asla. Arama yaparken Bing, Baidu ve Yahoo’yu da görmezden gelmemek lazım.

Kaldırmak istediğiniz bilgiler için önce ana kaynak ile iletişime geçin!

Arama sonuçlarından bir bilgiyi kaldırmak istiyorsanız en hızlı çözüm ilgili sitenin yöneticisine ulaşmak ve ana kaynaktan kaldırmaktır. Eğer site yöneticisi size cevap vermiyorsa ya da ulaşılamayacak bir durum varsa Google üzerinden başvurular gerçekleştirebilirsiniz.

Online itibar yönetimi tek seferlik bir şey değil unutmayın; kendi kişisel marka algınız için devam etmeniz gereken bir süreç. Bu süreci kendiniz için verimli hale getirmek ve sizin hakkınızda bilgi almak isteyenlere kendinizi tanıtmak doğru tanıtmak da sizin elinizde :)

Not: Kimler yazıyı okurken ara verip kendi adını aradı? :)

İçeriği Linkedin’de okumak ve bağlantılarınız ile paylaşmak isterseniz buraya tıklamanız yeterli :)