Günde 30 Dakikada Linkedin’de Kişisel Marka Nasıl Olunur?

Gamze Nurluoğlu
3 min readJul 15, 2020

Algoritmalar aslında büyümeye başlayan bir çocuk gibi. İlgi seviyorlar. Hem de nasıl sevmek. İlgilenin, ziyaret edin hatta gülmeyin ama onları çok sevin istiyorlar :)

Linkedin algoritması da böyle. İlgi manyağı diyorum ben ona. İlgilenmek zorundasınız; başka türlüsü mümkün olmaz.

Mesela bazen danışmanlık verdiğim kişiler Gamze hesabı sana verelim sen yönet dediklerinde; olmaz diyorum. Senin birebir ilginle benim ilgim bir olur mu hiç; olmaz! Ben çok iyi bakarım Linkedin hesaplarınıza doğru ama şöyle size de ihtiyacımız var. Düşünün bir bebek hayal edin. Bakıcısının ne kadar iyi bakarsa baksın anne sevgisiz olur mu hiç? Güzel örnek oldu kabul edin :)

Linkedin’de konumlanmak, otorite olarak sayılmak ve bir popülerliğe ulaşmak istiyorsanız her gün ilgilenmek zorundasınız. Yok öyle haftada birkaç post atıp kaçmak. Zamanım yok demeyin. Günde 30 dakikanız var mı? Vardır; illa ki vardır. Yoksa da yaratmalısınız.

İşte ben sizden tam olarak o 30 dakikayı istiyorum!

Linkedin’de konumlanmanız ve otorite olarak yer almanız için önce iyi bir optimizasyona sonra her gün 30 dakikanıza ihtiyacımız var.

İyi bir optimizasyondan ne kastediyorsun Gamze?

Şöyle ki 2 adımda bu konuyu halledebiliriz;

Adım 1: Önce profilinizi optimize edin. Tüm bilgileri ile düzenleyin. Eğer nasıl yapacağınızı bilmiyorsanız şu yazım size yol gösterecek:

Adım 2: Sizin için etkili kişileri belirleyin. Bunlar kim olabilir?

  • Profesyonel meslektaşlarınız, iş arkadaşlarınız ve ekip üyeleriniz
  • Sektörünüzün etkili isimleri
  • İşletmenizin müşterileri ve ortakları

Öncelikli kişiler listenizdeki çoğu kişi zaten iyi tanıdığınız kişilerden oluşacaktır. Bir kaçı ise sizi tanımayan ama tanımak istediğiniz insanlar olacak.

İşte şimdi 30 dakika için hazırız.

Peki 30 dakikada neler mi yapacağız?

Haydi gelin bakalım; Linkedin’de 30 dakikada neler yapabiliriz?

1) Ana akışınızı hızlıca gözden geçirin!

Ana akış bize fayda sağlayan gönderilere ulaşmamızı ve etkileşime geçmemizi sağlayan alan. İlginizi çeken gönderilere göz atın. İnsanların neler konuştuğunu ve gündemi takip edin. Eğer hoşunuza gitmeyen ve size fayda sağlamayan bir gönderi olursa gönderinin sağ üst köşesine tıklayıp akışımdan kaldır deyin. Unutmayın; akışı verimli tutmamız oldukça önemli.

2) İlginizi çeken gönderilere 4 kelimeden fazla olacak şekilde yorum yapın.

Etkileşim, etkileşim, etkileşim. Eğer insanlar sizinle etkileşime geçsin istiyorsanız; siz de etkileşime geçmelisiniz. Yorumlar en önemlisi. Ama unutmayın her yorum bir değil. 4 kelime üzerinde yorum yaptığınızda algoritma bunu daha değerli olarak algılıyor.

3) Sizin için etkili kişilerin gönderilerini kontrol edin!

Ne demiştik hatırlayın; bir etkili kişiler listemiz olacak. Bu etkili kişilerin gönderileri her zaman akışa düşmeyebilir. Girip yayınlamış oldukları gönderiler var mı kontrol edebilirsiniz. Aynı şekilde ilginizi çeken gönderileri varsa yorum ile etkileşimde kalabilirsiniz. Etkili kişileri aklınızda tutun; esas bir sonraki maddede bize etki gösterecekler :)

4) Haftada en az 1 kez algoritma dostu gönderi oluşturun.

Her gün 30 dakika dedik ama korkmayın; her gün gönderi oluşturmanızı istemiyoruz. Ortalaması haftada 2 ya da 3. Planınızı yapın ve hangi günler gönderi oluşturacağınızı seçin. O günlerde düzenli yayına geçin. Post paylaşırken ilk 3 satıra dikkat edin. Unutmayın; kimsenin “daha fazla gör” butonuna tıklayacak zamanı yok. Siz derdinizi ilk 3 satırda anlatın; zamanı olan tıklasın :)

Yayınladınız diyelim; şimdi etkili kişiler listesindeki tanıdıklarımız ile etkileşim zamanı. Gönderinizi paylaştıktan sonraki ilk 20 dakika içerisinde bu kişilere gönderin ve ilgilerini çekiyorsa yorum yapmalarını rica edin. Evet yanlış duymadınız ilk 20 dakika! Çünkü algoritmaya göre ilk 20 dakikada yapılan yorumlar gönderinin daha çok kişiye erişmesinde çok değerli.

5) Bağlantı isteklerini günlük olarak kontrol edin.

Bağlantı isteklerini günlük olarak kontrol edip; kabul edeceklerinizi eklemeniz önemli. Haftalarca bekleyen bağlantı istekleri yanlış algı oluşturabilir. O yüzden günlük olarak kontrol etmelisiniz. Ayrıca bu algoritmada da değerli. Algoritmaya göre günlük olarak yeni bağlantılar kurmuş ve ağınızı geliştirmiş olacaksınız.

Gördünüz mü 30 dakikada neler, neler yaptık.

Tıpkı gerçekte hayatta olduğu gibi sanal hayatta da ilişki kurmak hatta doğru terimle bağ kurmak zaman alıyor; emek istiyor.

Linkedin’de var olmak zor değil; ama kolay olduğunu da söylemiyorum.

Aslında püf noktası şöyle işin; platformda zaman geçirin, insanları tanıyın, kendinizi tanıtın, ön görüler paylaşın, dikkat çekin ve çevrimiçi etkileşim ağınızı yaratın.

Şimdi tekrar soruyorum; 30 dakikanız var mı?

Eğer ben varım diyorsanız bugünden gerçek Linkedin yolculuğunuzu başlatın.

İçeriği Linkedin’de okumak ve bağlantılarınız ile paylaşmak isterseniz buraya tıklamanız yeterli :)

--

--

Gamze Nurluoğlu

Digital Brand: Digital Marketing I Social Media I Advertising I Linkedin: gamzenurluoglu